İfade | Anlam | Etiketler |
---|---|---|
tavus kuyruğu | Kusmuk; özellikle aşırı sarhoşluktan dolayı çıkarılmış kusmuk | deyim |
tavus kuyruğu çıkarmak | Kusmak | deyimtavus kuyruğu |
tavuskuyruğu | Sarhoş kusmuğu – | |
tay | Denk, eşit, eş olan | |
tay gelmek | denk, eşit olmak | |
tayfa | Bir adamın yanında bulunan yardakçılar; koşuntu | isim |
taygeldi | İkinci kez evlenen kadının beraberinde getirdiği çocuk veya çocuklar | |
tayıncı | Eşcinsel erkeklere aracılık eden erkek, eşcinsel pezevengi, puşt | sıfatisim |
tayıncılık | Eşcinsel erkeklere pezevenklik etme, puştluk | isim |
taylak | At veya deve yavrusu | |
tayyare | Çok sarhoş kimse | isim |
tayyare meydanı | Kel kafa, saçsız baş | deyim |
taze | Yeni, zamanı geçmemiş – Halikarnas Balıkçısı | |
taze ot görmüş eşek gibi sırıtmak | Olumlu bir durumdan ötürü bönce gülümsemek, aptalca keyiflenmek | deyim |
tazekan | Bir grubu, bir kuruluşu vb.ni canlandırabilecek yeni kişi veya kişiler | |
tazelemek | Unutulmuş bir duygu veya bir düşünceyi yeniden canlandırmak – | |
tazelik | Dinç, diri, canlı olma durumu – | |
tazı | eski. Hafiye | isim |
tebdil gezmek | değişik görüntüde olmak – | |
teberce | Dedikodu | isim |
teberce cerlemek | Dedikodu ederek söyleşmek | deyimcerlemek |
tebeşir | Kumarda Mano, oyunda dönen para üzerinde kumarhane sahibi ya da işleticisinin hakkı olarak ayrılan miktar | isimtabela |
tedavülden kalkmak | bir uygulama gelenek vb. için geçerliliğini yitirmek | |
teğet geçmek | bir konuya üstünkörü dokunmak – | |
tek | Hiç, hiçbir – | |
tek adam | Yönetimle ilgili bütün sorumluluklar ve yetkiler kendisinde toplanan kimse | |
tek atmak | İçki içmek; bir dublenin yarısı kadar içkiyi bir yudumda içmek | |
tek bilek | Hep birlikte | |
tek dal | Tek sigara, tek tek satılan sigara | deyim |
tek göz | erkeklik organı, penis | deyim |
tek kâğıt | bir tek sigara açılıp içine esrar konularak yapılmış esrarlı sigara | deyim |
tek kâğıtlı | bir tek sigara açılıp içine esrar konularak yapılmış esrarlı sigara | deyim |
tek kale oynamak | bir işte sadece kendi düşüncelerini ve kurallarını geçerli saymak | |
tek kürek | (erkek için) mastürbasyon, otuzbir | deyim |
tek kürek kayıkçılık | (erkek için) mastürbasyon yapma, otuzbir çekme (alışkanlığı) | deyimtek kürek yalova |
tek kürek yalova | mastürbasyon yapma, otuzbir çekme (alışkanlığı) | deyimtek kürek kayıkçılık |
tek kürekle mehtaba çıkmak | mastürbasyon yapmak, otuzbir çekmek | deyim |
tek sesli | Değişik düşünceler dile getirilemeyen (ortam, toplum) | |
tek tabanca | Tek başına hareket eden kimse | |
tek taraflı | Tek bakış açısı olan; tek yanlı, tek yönlü | |
tek tek | hapishanede bir kişilik hücre; "ihtilaftan men" hücresi | deyim |
tek vücut | Hep birlikte | |
tek yönlü | tek taraflı | |
tek yürek | Hep birlikte | |
teke düşmek | Kumarbaz ya da kumar meraklısı Parasına özellikle göz dikmiş, daha usta, hileci bir kumarbazla teke tek oynama durumunda kalmak (oynama durumunda bırakılmak) | deyim |
teke düşürmek | Birisinin Teke düşmesini sağlamak | deyimteke düşmek |
tekel | Bir kişi veya kuruluşun herhangi bir alanda kazandığı büyük güç – | |
tekel bayii | Ayyaş, sürekli sarhoş, alkolik | deyim |
tekelci | Bir şeye, bir düşünceye tek başına sahip olma, benimseme, yayma taraflısı olan – | |
tekeline (veya tekellerine) almak | fikir, sanat vb. alanda kendi görüşünü hâkim kılmak |