| İfade | Anlam | Etiketler | 
|---|---|---|
|  tarika | Sakal | |
|  tariz | Aşk, sevda | isim | 
|  tarizan | Âşıklar, sevdahlar | isim | 
|  tarizlik | Sevgili | isim | 
|  tarla | Esrarı katılmış, sarılmaya hazır sigara | isim | 
|  tarla çamurlu | Âdet, aybaşı halini nitelemek için kullanılır | deyim | 
|  tartarıcı | Zevzek; başkaları konuşurken söze yerli yersiz karışan kimse | isim | 
|  tartura | Çıkrıkçı çarkı | |
|  tarzan | ||
|  tas | Kalçalar, kıç | isim | 
|  tas tarak | "Gitmek üzere bütün eşyasını toplamak" anlamındaki tası tarağı toplamak deyiminde geçer – | |
|  tasfiye | Bir kurum veya iş yerinde türlü sebeplerle birçok kimsenin görevine son verme | |
|  tası kırmak | Kıç üstü düşmek | deyim | 
|  taslak | Bazı isim tamlamalarında isim tamlamasının ikinci ögesi olarak “usta olmadığı hâlde kendini ustaymış gibi göstermeye çalışan kimse” anlamında kullanılır: şair taslağı, yazar taslağı vb. | |
|  taslamak | Kendinde olmayan bir özelliği varmış gibi göstermek; geçinmek, satmak | |
|  tasma | Kumarda Toy, hileyi anlamayan oyuncu | isim | 
|  taş | (Kadın için) Vücudu diri, taze, gergin | |
|  taş arabası | Aptal, sersem olan | |
|  taş bebek | Yaşı ilerlemiş olmasına karşın genç görünen kimse | |
|  taş gibi | Kadın, kız için Vücudu diri, taze, gergin | deyim | 
|  taş kafa | kalın kafalı | |
|  taş koymak | Durmak | deyim | 
|  taş tutmak | Parası olmak, para kazanmak | deyim | 
|  taşağa almak | Birisiyle Alay etmek, gırgır geçmek | deyim | 
|  taşağıma kadar | "Bana ne, beni ilgilendirmez, ne yaparsan yap" anlamlarında kullanılır | deyim | 
|  taşak | Cesaret | isim | 
|  taşak altı okka | "Mert, cesaretli, güçlü" anlamlarında kullanılır | deyim | 
|  taşak geçmek | alay etmek | |
|  taşak kebabı | İstirahat, dinlenme | deyimtaşak keyfi  | 
|  taşak keyfi | ||
|  taşak yapmak | Dinlenmek, tembellik, avarelik etmek | deyim | 
|  taşaklı | Sözünü geçirir, tuttuğunu koparır; yiğit | sıfat | 
|  taşı ölçeyim | kırık, ezik, yara vb. durumlar anlatılırken bir kimsenin vücudu üzerinde yer gösterildiğinde "benden uzak olsun" anlamında söylenen bir söz | |
|  taşımak | Sahip olmak, özellik olarak bulundurmak – İsmet Özel | |
|  taşkın | aşırı – | |
|  taşlamak | Üstü kapalı, iğneleyici söz söylemek – Azra Erhat | |
|  taşlaşmak | Çok şaşırarak bir şey yapamaz, konuşamaz duruma gelmek; donakalmak – | |
|  taşlı köy | Mezarlık | deyim | 
|  taşlı köyü boylamak | Ölmek | deyim | 
|  taşlık | Mezarlık | isim | 
|  taşmak | Öfke, sabırsızlık veya heyecan yüzünden kendini tutamamak – | |
|  tat | Hoşa giden durum – | |
|  tat almak | bir şeyden hoşlanmak, zevk almak – | |
|  tat kazanmak | hoşa gidecek, zevk alınacak duruma gelmek | |
|  tat vermek | hoşa giden bir duruma sebep olmak | |
|  tatak yapmak | Sümüğüyle oynamak | deyim | 
|  tatalacı | ||
|  tatar ağası | Beceriksiz, başarısız, dikkate alınmayan | |
|  tatara titiri | İşe yaramaz, önemsiz, değersiz | deyim | 
|  tatarcık | Şiddetli karın ağrısı | 
Üstünde durmamak, ilgilenmemek, adam yerine koymamak
anal ilişki
Daha önce Türkçeye yapılmış bir çeviriyi, dilini yer yer değiştirerek yeni bir çeviri gibi sunma; çeviri intihali, çeviri korsanlığı
aldatarak tuzağa düşürmek
Homoseksüel erkek
Erkeklik organı, penis.