| İfade | Anlam | Etiketler | 
|---|---|---|
|  doping yapmak | uyarıcı etkide bulunmak | |
|  doyasıya | Yeterince, doyuncaya kadar; doya doya – | |
|  doymak | Yeter bulmak, kanmak, tatmin olmak | |
|  doyunmak | doymak | |
|  dozunu ayarlamak | ölçüyü aşmamak, aşırı davranmamak – | |
|  dozunu kaçırmak | ölçüyü aşmak, aşırı gitmek – | |
|  dökme | eski. Gümüş mecidiye | isim | 
|  dökmek | Çok sayıda öğrenciyi sınavda veya bir üst sınıfa geçirmede başarısız saymak | |
|  döktürmek | Kolaylıkla ve güzel söylemek, yazmak veya oynamak – | |
|  dökülmek | Kır, sokak vb. yerlerde insanlar çokça birikmek – Sait Faik Abasıyanık | |
|  döküntü | Değersiz, bayağı, ayaktakımından olan kimse – Hüseyin Cahit Yalçın | |
|  dölendirmek | (iskambille, zarla oynanan oyunlarda) iskambilleri, zarı elden ele geçirerek oynamak | fiil | 
|  döndürmek | Esrarlı sigarayı sırayla içmek | fiil | 
|  dönek | Başarısız olduğu için, aynı sınıfı tekrar okumakta olan (öğrenci, özellikle yatılı okul öğrencisi) | |
|  dönelemek | Dolaşmak, dolaşıp durmak | |
|  dönemeç | Bir durum, tutum, davranış ve düşüncedeki aşama | |
|  dönenmek | Olduğu yerde veya bir şeyin çevresinde dönmek – | |
|  döner | Dönek | sıfatisim | 
|  döner ayna | İkiyüzlü olan (kimse) | |
|  döngel | muşmula | |
|  dönme | Erkek iken ameliyatla cinsiyet değiştirmiş (kimse) | |
|  dönmek | Hileyle, gizlice yapılmak – | |
|  dönük | Bir tarafa yönelmiş, döndürülmüş olan – | |
|  dönüp dolaşmak | arayış içinde olmak, her çareye başvurmak – | |
|  dönüzlemek | Dönmek | fiil | 
|  dörek | Yüz liralık | isimdirek  | 
|  dört ayak olmak | Domalmak | deyim | 
|  dört başı mamur | Her bakımdan istenildiği gibi olan – Talât Sait Halman | |
|  dört bucak | Her taraf, her yer | |
|  dört dörtlük | Tam, kusursuz olan – | |
|  dört göz | Gözlüklü kimse | |
|  dört kâğıt | DÖRT KÂĞITLI da denir | deyim | 
|  dört kâğıtlı | Dört adet sigara kâğıdı birbirine eklenerek sarılan esrarlı sigara; çok kalın esrarlı sigara | deyim | 
|  dört kaşlı | Bıyığı yeni terleyen (delikanlı) | |
|  dört kollu | Tabut | |
|  dört köşe olmak | deyimsekiz köşe olmak  | |
|  dört yüz | Poker oyunu | deyim | 
|  dörteker | Otomobil | isim | 
|  dörtleme | Tarlayı dördüncü kez sürme | |
|  dörtnal | Bir işi çok çabuk yapma, acele etme | |
|  dörtnala | At gibi koşarak – | |
|  döş çıkarmak | (Birisini) Göğsünden, böğründen bıçaklamak | deyim | 
|  döşemecilik | Bir filme, kadın oyuncunun pornografik bir çekimde yer aldığı duygusunu verecek parçalar ekleme işi | isim | 
|  döşemek | (Özellikle gol atma, sayı yapma esasına dayalı oyunlarda) Bir takım diğer takımı çok farklı sonuçla yenmek | fiil | 
|  döt | 'Kıç, makat, göt' anlamında kullanılır | isimgötü sıkmak  | 
|  dövdürmek | ||
|  döviz | Para | isim | 
|  dragon | ||
|  dram | Acıklı olay – | |
|  dramatik | Coşku veren, duyguları kamçılayan | 
Üstünde durmamak, ilgilenmemek, adam yerine koymamak
anal ilişki
Daha önce Türkçeye yapılmış bir çeviriyi, dilini yer yer değiştirerek yeni bir çeviri gibi sunma; çeviri intihali, çeviri korsanlığı
aldatarak tuzağa düşürmek
Homoseksüel erkek
Erkeklik organı, penis.