İfade | Anlam | Etiketler |
---|---|---|
böbür | kibir – | |
böcek | Aktif eşcinsel (erkek) | isim |
böğürtlen | Kusmuk | isim |
böğürtlen çıkarmak | Kusmak | deyim |
bölmek | Birliğin bozulmasına yol açmak, parçalamak | |
böööz | Bu kez, bu defa, bu sefer | zarf |
böyle | Pasif eşcinsel (erkek) | sıfat |
brav | deyimbirav | |
bu ayaklar koktu | Bu hileler, bu numaralar artık biliniyor | |
bucurgat yapmak | deyimbocurgat yapmak | |
buçuk | Kıpti, çingene | isim |
budamak | Birisini kesici bir araçla yaralamak; elini, kolunu, burnunu, kulağını kesmek | fiil |
budanmak | Budama eylemine konu olmak | fiil |
bukalemun | Davranışını, görüşünü çıkarına göre sık sık değiştiren kimse | |
bulamaç | Karışık, oradan buradan toplanmış – | |
bulandırmak | karıştırmak | |
bulanık | Niteliği tam anlaşılmayan; bulutlu – | |
bulanmak | karışmak | |
bulaşık | Sırnaşık, askıntı, çok aşırı ilgi gösteren (kimse) – Şamram Hanım | sıfatisim |
bulgar götü | Sürekli olarak sakal bıyık bırakıp birden tıraş olmuş erkek | deyim |
bulgur çıkarmak | İshal durumda dışkılamak | deyim |
bulgurcu | Soyguncu, hırsız | isim |
bulut | İçki ya da uyuşturucu kullanıp aşırı sarhoş olmuş kimse | sıfatisim |
bum bum | Cinsel ilişki, cinsel birleşme | deyim |
bun gelmek | deyimbay gelmek | |
burnu büyük | Kibirli olan (kimse) – | |
burnu götüne kaçmak | Çok yaşlanmış olmak | deyim |
burnu havada | Kibirli, kendini beğenmiş (kimse); başı yukarıda – | |
burnuluk | Eroin | isim |
burnunu çekmek | umduğunu bulamamak, amacına ulaşamamak | |
bursa kestanesi | isimkestane | |
bursalı | Pasif eşcinsel (erkek) | sıfatisim |
burun | Büyüklük taslama | |
burun buruna | Birbirine çok yakın ve yüz yüze bir biçimde – | |
burun tozu | Eroin | deyim |
burunlamak | dışlamak – | |
burunlu | Kendini beğenmiş | |
burunluk | burunsak | |
buruntu | sancı – | |
buruşturmak | Birisini dövüp iyice hırpalamak | fiil |
but | Çok, fazla | sıfatzarf |
butlaşmak | Artmak, çoğalmak | fiil |
buyurgan | Kesin hüküm bildiren – | |
buyurun cenaze namazına! | beklenmedik kötü bir durum karşısında üzüntü anlatan bir söz | |
buzlar çözülmek | aradaki soğukluk, dargınlık, gerginlik ortadan kalkmak – | |
büklüm | dönemeç | |
bükmek | Birisini çok güç bir duruma sokmak | fiil |
büküntü | dönemeç | |
bülbül | Anüs, makat | isim |
bürokrasi | Devlet kurumlarında kırtasiye işlerini öne sürerek işlemleri zorlaştırma; kırtasiyecilik – |