İfade | Anlam | Etiketler |
---|---|---|
tütsülü | Bulanık, karışık olan – Mehmet Akif Ersoy | sıfat |
tütün | duman | |
tütünlük | Kadınların iş yaparken giydiği genellikle eskimiş olan giysi – | |
tüy | giysi, giyecek; kılık kıyafet, üst baş | isim |
tüy dikmek | kötü bir durum almış bir işi büsbütün kötü bir duruma sokmak – | |
tüy düzmek | iyi bir yaşayışa kavuştuğunu belirtecek biçimde güzel giyinmek – | |
tüydöken | ustura | isim |
tüydürme | Anadolu’da bazı yörelerde oynanan bir tür hareketli oyun | |
tüydürmek | çalmak | fiil |
tüyek | okul, kışla vb. yerlerde, kaçmayı, firar etmeyi kolaylaştıran gizli geçit. firar deliği | isim |
tüylenmek | Para sahibi olmak – | fiil |
tüylü | paralı, zengin | sıfatisim |
tüymek | sıvışmak – | fiil |
tüyo | gizli bilgi, herkesin bilmediği haber, istihbarat | isim |
tüyo almak | gizli bir bilgi ya da haber elde etmek | deyim |
tüyo vermek | gizli bir bilgi ya da haberi birisine söylemek | deyim |
tüysüz | Gençlik sebebiyle tecrübesiz olan | |
tüyü bozuk | Sarışın veya saçı sakalı seyrek olan (kimse) – Bekir Büyükarkın | |
tv | kadın kılığında dolaşan erkek, travesti | isim |
ucu ucuna | Ancak, en son kertede; kılı kılına, ucun ucun, zoru zoruna – | |
ucundan tutmak | bir işi yeterince ilgilenmeden, önemsemeden yapmak – | |
ucuz | Az emekle elde edilen – Burhan Felek | |
ucuza kapatmak | fırsatı değerlendirip ucuza almak – | |
ucuzlamak | Kolaylıkla elde edilir duruma gelmek – | |
ucuzlatmak | Kolaylıkla elde edilir duruma getirmek | |
uç baba torik | (özellikle gerçekdışı görünen ya da gerçekleşmesi güç olaylar karşısında) alay yollu, küçümseme yollu kullanılır | deyimtorik |
uç vermek | ortaya çıkmak – | |
uçak | sarhoş, esrik | isim |
uçkun | Ateşten fırlayan ve etrafa saçılan kıvılcım | |
uçkur | Cinsel duygu veya ilişki – | |
uçkur çözmek | cinsel ilişkide bulunmak – | |
uçkursuz | ahlaksız | |
uçkuruna sağlam olmak | cinsel isteklerin tutkunu olmamak, namuslu olmak – | |
uçlamak | vermek | fiil |
uçlanmak | vermek – | fiil |
uçlu | Filtreli (sigara) | |
uçmak | Keyif verici veya uyuşturucu madde aldıktan sonra kendinden geçmek | |
uçuk | Abartılı, çok yüksek, çok fazla – Oğuz Tektaş | |
uçuk kaçık | deli dolu | |
uçurmak | Gizlice alıp gitmek | fiilpapaz uçurmak |
uçurtma | çalma. kapkaç. alıp götürme, kaldırma | isim |
uçuş | Uyuşturucu veya alkol etkisiyle kendinden geçme | |
uçuşa gitmek | (erkek) geneleve, randevuevine gitmek | deyim |
uçuşçu | fahişe | isim |
uçuşmak | Kendini duyurmak | |
ufak | Önemsiz, çok az – | |
ufak at da civcivler yesin | 'abartacaksan bari az abart, yalan söyleyeceksen bari inandırıcı olsun' anlamında kullanılır | deyim |
ufak çapta | önemsiz – | |
ufak tefek | Sönük, zayıf – Reşat Nuri Güntekin | |
ufak ufak | yavaş yavaş – |