Sövgü, küfür
Genel kurallara uygun olmayan, hoşa gitmeyen hareket, duruş vb.
Yaranmaya çalışmak, dalkavukluk etmek
çok şaşırmak, donup kalmak
Edilgin eşcinsel erkek
(birisi, dirileri) bir yere gelerek bir olaya karışmak, tanık olmak
İfade | Anlam | Etiketler |
---|---|---|
dikme | Bir evde aileyi sürdürecek olan tek çocuk | |
dikmek | içmek | fiil |
dikmen | Koni biçiminde tepe | |
diktatör | zorba – | |
dikte etmek | birine isteklerini zorla kabul ettirmek | |
dil | anahtar | |
dil ebesi | laf ebesi | |
dil tutukluğu | Herhangi bir sebeple konuşamama | |
dil uçuşu | cinsel organı dille uyarma (uyarılma); fellasyo; kunilingus; anilingus | deyim |
dilden dile | Sözlü bir biçimde – | |
dile kolay | Anlatılması kolay ancak yapılması veya katlanılması çok güç | |
dilemek | Kendi düşünce, görüş ve isteğini yapmak | |
dilenci | Israrlı bir biçimde ve arsızca bir şeyi isteyen kimse; goygoycu – | |
dilenci çanağı | İçinde her şeyden biraz bulunan kap vb. | |
dilenciye hıyar vermişler de eğri diye beğenmemiş | "hem gereksinim duyduğu konuda yardım istiyor hem de yapılan yardımı küçümsüyor" anlamında kullanılan bir söz | |
dilenemez dilenci | Yoksulluğa düştüğü hâlde durumunu kimseye açmayan kimse | |
dilenmek | Kendisini acındırarak bir kimseden bir şey istemek – | |
dilgoz | salak, aptal | sıfateski |
dili bağlı | Konuşamayan | |
dili bozuk | Küfürlü sözler söyleyen | |
dili tutuk | Serbestçe, kolaylıkla konuşamayan (kimse) | |
dili uzun | İncitici sözler söyleyen, küstah, saygısız (kimse) | |
dili zifir | Gönül kırıcı sözler söyleyen (kimse) | |
dilinden anlamak | söz konusu olan şeyin özelliğini bilmek – | |
dillek | dedikoducu | |
dilli badem | dişilik organı, vagina | deyim |
dilli düdük | Söğüt, kavak vb. ağaçların ince dallarından veya kamıştan yapılan bir düdük türü – Ahmet Rasim | |
dilsiz | Ses çıkarmayan, sessiz olan (kimse) | |
dimdik | Dikkatli, ısrarlı (bakış) | |
dimdik durmak | tutumunu değiştirmemek, yılmamak – | |
dimpam | eğlence; şamata; gırgır | isimonomatope |
dinamit | Çok fazla hırslı (kimse) | |
dinamitlemek | Bir girişimi, bir kuruluşu engelleyici, yıkıcı davranışta bulunmak | |
dinamitlenmek | Bir biçimde engellenmek | |
dinamo | çok çalışan, aşırı sayıda müşteri kabul eden fahişe | isim |
dincelmek | dinçleşmek | |
dinek | Dinlenmek için durulan yer | |
dingil | Aptal, salak olan (kimse) | |
dingildek | Dengesi bozuk – Haldun Taner | |
dinine yandığım | öfke, kızgınlık vb. duyguları belirtmek için kullanılan bir ilenme sözü | |
dinlendirmek | Yanan lamba, ateş vb.ni söndürmek | |
dinmek | Yara iyileşmek – | |
dip | kıç | isim |
dipçi | anal ilişkiden hoşlanan (erkek); kulampara; sodomist | sıfatisim |
dipkapılı | hapishanede, hücre | isim |
diplemek | Bitkiyi kökünden sökmek | fiil |
diploma | fahişe için çalışma izin belgesi; vesika | isim |
diplomalı | vesikalı, çalışma izin belgeli (fahişe) | sıfatisim |
diplomasi | Güç bir görüşme sırasında gösterilen ustalık ve beceriklilik | |
diplomat | İlişkilerinde kurnaz, becerikli olan |