Çevrim İçi Türkçe Argo Sözlüğü

iyi etmek

  • soymak, parasını, malını almak
  • Vermek.
    Varsa bana iki evlek (yirmi lira) eyi et, yoluna çıkacam. (Ahmet Çakal, Serseriler Arasında)
  • (Para vb.) Kazanmak.
    -Desene ki oğulluğun? -Oğulluğum ama, mangır iyi etmezse hava alır! (Orhan Kemal, Suçlu)
  • Sağlamak, elde etmek.
    Âvare'yle herifin yanına kapağı attık mı, sana da bir iş iyi ederiz. (Orhan Kemal, Devlet Kuşu)
  • (Birisini) Dolandırmak, soymak, parasını almak.
  • Kumarda yenmek.
  • (Birisini) içki içirerek, uyuşturucu kullandırarak kendisinden geçirmek, sarhoşlatmak.
  • (Birisini) Cinsel ilişkide kullanmak, düzmek.
    Tam kızı taammüden iyi edeceklerken Tarzan son anda yetişip... (Altan Erbulak-Orhan Alev, İki Üşütük)
    -Şapkalı şu Cavit'i bir iyi et be. (...) -Yürü lan yürü kart ibne... (Ahmet Çakal, Serseriler Arasında)

Günün Kelimeleri