Çevrim İçi Türkçe Argo Sözlüğü

atmak

  • Baş başa olunacak bir yere götürmek – Attilâ İlhan
    "Gözüne kestirdiği erkeği tavlayıp resmen oraya atarmış."
  • Yalan veya abartmalı söz söylemek
    "Gene atmaya başladı."
  • Bilmeden, kestirerek söylemek
    "Bilgi yarışmasında attı ama tutturamadı."
  • İçki içmek – Nâzım Hikmet
    "Şimdi arzu buyrulursa dostluğumuzu takviye için şöyle bir iki kadeh atalım."
  • Yalan derecesinde abartarak konuşmak; yalan söylemek
    Büyük ceddim filân âdem, diye başlar asaletten, / Atar attıkça dördüncü dahî halt-ı kelâm eyler.
  • (Yumruk, tokat, sille) Vurmak
    -Bana bak, dedi. Bir tane atarsam suratına. -At anam, at yavrum, at bir tanem!
  • (Yakın ilişkide bulunulan birisini) Baş başa olunacak bir yere götürmek
    El oğlu sevgilisini lüks otellere atar, sen varlıklı bir kadınsın ama ben seni o eve atacağım.
  • Bir 'tek' içki içmek; içkiden bir yudum almak
    Geceyi gündüze her dem katalım /Atalım yan yana zevke bakalım.

Günün Kelimeleri