Çevrim İçi Türkçe Argo Sözlüğü

çakmak

  • Sezinlemek, anlamak, farkına varmak – Sait Faik Abasıyanık
    "Vallahi çaktı mı çakmadı mı anlayamadım. Parasını aldı, tüydü."
  • İçki içmek
  • Anlamak, bilmek – Nezihe Araz
    "Ay, bu kadın İngilizceden de çakıyor mu?"
  • vurmak
  • Sınavda başarısız olmak
  • Kabul etmeyeceği bir şeyi kurnazlıkla kabul etmesini sağlamak
    "Kalp parayı birisine çakmak."
  • Bir şey saplamak
  • Karagözcü argosunda anlamak mânâsında kullanılan bir kelime
    (Uğur Göktaş, Karagöz Terimleri Sözlüğü)
  • Sezmek, anlamak, kavramak
    Tavladan çakar mısın? / iki bir atar mısın? / Sormak ayıp olmasın / Benimle yatar mısın? (anonim, mani)
    -Ama 'istidlal' diyor yahu? -Ne demek o? -Yani 'bu işi kimin yaptığını çaktık!' diyor. (Server Bedi, Hey Kahpe Dünya)
    Çaktın değil mi? dedi, meseleyi çaktın elbette. Hususi hatiyeler böyle şeyleri şıp diye çakarlar. (F. M. ikinci, Kara Nara)
  • (İçki içerken) Kadeh tokuşturmak. Anlam genişletme, teşmil yoluyla içki içmek
    Akşam olunca / Bir yan yatalım / Çığrışalım /Şarap çakalım (Komik Haşan Efendi, Çingâne Kantosu)
    -Selamünaley-küm. -Otur biraz çakalım... (Mehmet Âkif Ersoy, Meyhane / Safahat)
    Gez görüş eğlen sıkılma zevke bak / Bir gelir insan cihane durma çak (Ahmet Rasim, şarkı)
  • Uyuşturucu madde kullanmak, haplanmak, eroin enjekte etmek
    O alınca ben de dayanamıyor, istemeye istemeye çakıyordum. (Kanat Güner, Eroin Güncesi)
  • (Öğrenimde) Yıl sonunda bir ya da birkaç dersten başarısız olmak; sınıfta kalmak
    ...yarın çakarsam hayatım kayar diyo bu bana... (Hulki Aktunç, Madi Hayat in the Dark)
    Dört dersten çaktığım, çalışmaya da yanaşmadığım için Noel tatilinden sonra okula dönemeyecektim. (J. deyim. Salinger-Adnan Berk, Gönülçelen)
  • Tokat atmak
  • Yumruk atmak

Günün Kelimeleri