İfade | Anlam | Etiketler |
---|---|---|
çıngıl çıngıl | Neşeli biçimde, şen sesler çıkararak; çingil çingil – | |
çıngıllı | Çok süslü – | |
çıngırağı çekmek | ölmek – | |
çıngırak | Kadında kızda meme özellikle büyükçe ve sarkan meme | isim |
çıngıraklı | Neşeli ve yüksek sesli (gülüş, kahkaha) – | |
çıra gibi yanmak | zarara uğramak, perişan olmak | |
çırak çıkarmak | (Birisini) İstediğinden daha az, daha düşük nitelikte bir sonuca razı etmek | |
çırakma | şamdan | |
çırasını yakmak | (Birisine) Hak ettiği cezayı vermek | |
çırçır | ||
çırnık | Görünümü hoş olmayan çirkin kimse | sıfat |
çıtak | Dağda yaşayan ve geçimini odun satarak sağlayan | |
çıtır | Çok genç kız ya da kadın | sıfat |
çıtlatmak | Antep fıstığının kabuğunu aralamak | |
çibek | Bekçi | isim |
çiçeği burnunda | Çok yeni – Adalet Ağaoğlu | |
çiçek | Güzel iyi hoş (nesne kimse) | sıfatisim |
çiçek açmak (veya vermek) | yeniden ortaya çıkmak, görüntü vermek – | |
çiçek koklamak | Eroin çekmek | deyim |
çiçekçi | Pezevenk muhabbet tellalı | isim |
çift dikiş | Bir sınıfta iki yıl üst üste okuma; çifte dikiş – | |
çift dikişli | İki yıldır aynı sınıfta okuyan öğrenci | deyim |
çift kâğıt | Esrarlı sigara sarmaya yarayan birbirine eklenmiş iki sigara kâğıdı | deyim |
çift kâğıt yapındırmak | Esrarlı sigara sarmak | deyim |
çift kâğıtlı | İki sigara kâğıdına sarılmış esrar – | |
çift taraflı | (Kadın için) Olağan cinsel ilişkinin yanı sıra anal ilişkiye de giren | |
çifte dingil | Çifte pasaportlu kişi | deyim |
çifte kâğıtlı | ||
çifte kavrulmuş | Pek pişkin (kimse) | |
çifte kumrular | Birbirini çok seven sevgili – | |
çifte standart | Kişiye veya duruma göre farklı davranışlarda bulunma, tutarlı olmama – | |
çifteli | Rahat durmayan, sürekli sataşarak rahatsız eden | |
çiftetelli | Çift kâğıtla sarılan esrarlı sigara – | deyim |
çiftli | ||
çiftlik | Kolaylıkla yarar sağlanabilen yer | isim |
çiğden yemek | Cezaevinde yapıp yediği yemeğin malzemesini hapisten çıkarken ödemek üzere yönetimden almak | deyim |
çiğnemeden yutmak | kolayca inanmak, hemen kabul etmek – | |
çiğnemek | Sayılması gereken bir şeyi saymamak, itibar etmemek, ayaklar altına almak – Reşat Nuri Güntekin | |
çiğnenmek | İşgal altına alınmak – | |
çilek | Göbek göbek çukuru | isim |
çilik | ||
çilingir | Evlere işlerine kapıyı ustaca açıp giren hırsız | isim |
çilli | Tutukevi Hapishane | isim |
çillik | Dişilik organı vagina | isim |
çimdik | Gönül kıracak söz – Haldun Taner | |
çimdik çimdik doğramak (veya yolmak veya koparmak) | eziyet etmek – | |
çimlenmek | Kendinin olmayan şeylerden biraz yarar sağlamak – Muhsin Ertuğrul | |
çin işi japon işi | Cinsel ilişki | deyim |
çino | Çingene | isim |
çintiyan | İçi astarlı, uzun kadın donu, kadın şalvarı |