Çevrim İçi Türkçe Argo Sözlüğü
otlamak
- Para ve emek harcamadan başkalarının sırtından geçinmek
- Meşgul olmak – Attilâ İlhan
"Liseyi bitirmiş, üniversiteye gitmiş, birkaç sene otlamış orada, çakmış."
- Çaba, para harcamadan yararlanmak
"Gitti, kaldırımlara serilmiş akşam gazetelerinden otlamağa başladı." (Attilâ ilhan, Kurtlar Sofrası)
"Allah için, zamparalığı Ekrem yapıyor, Fikret otluyor, ben de röntgenliyordum." (Öztürk Seren-gil, Yeşilçam'ı Benden Sorun)
- Birisinin malını, ondan habersiz almak, aşırmak, çalmak
"Sende vardır. Otladıklarını tekrar paketlere doldurup... -Ne demek? -Gece vakti tütünsüz kalanlara on kuruş fazlasına satıyorsun. "(Samim Aşkın, Halk Plajı)
- (Evli ya da erkekle ilişkili kadın için) Eşine farkettirmeden âşiftelik etmek, başkalarıyla kırıştırmak
- (Öğrenci) Ders çalışmak