Çevrim İçi Türkçe Argo Sözlüğü
bıraktığı (veya bağladığı) yerde (veya çayırda) otlamak
otlamak kına veya kınalar yakmak veya koymak veya sürmek veya vurmak veya yakınmak veya yakılmak yüzü yerde koyduğum yerde otluyor tozunu almak veya atmak veya silkelemek veya silkmek donuna etmek veya kaçırmak veya doldurmak veya yapmak toriği veya toriğini çalıştırmak veya işletmek veya kullanmak midesi almamak veya kaldırmamak veya kabul etmemek veya götürmemek gıcık almak veya kapmak veya olmak çelme atmak veya takmak veya vurmak madik atmak veya etmek veya oynamak kıyak geçmek veya çekmek veya yapmak vay anam veya anasını veya canına kokusunu veya koku almak veya duymak yok devenin başı veya pabucu veya nalı palavra atmak veya savurmak veya sıkmak lamelif çevirmek veya çizmek veya çekmek yasa bürünmek veya boğulmak veya gömülmek nefesi kesilmek veya daralmak veya tutulmak abliyi bırakmak veya kaçırmak veya koyvermek
- uzun süredir hiçbir ilerleme veya değişim gösterememek –
"Tek suçu, kendini yeni devre uyduramayışı, bıraktığım yerde otluyormuş, ne bileyim."