Çevrim İçi Türkçe Argo Sözlüğü
fırttırmak
fiilfırttırmak
- çıldırmak, delirmek, aklını kaçırmak
Çalışkan, akıllı bir memur... Biraz fırttırmış. Saçmalamasana! (Muzaffer Buyrukçu, Bilmece Gibi)
- sinirlenmek, asabı bozulmak, öfkelenmek
Bir kere kazığı yemişti. Yemişti ama, arabanın onların elinde ne hale geleceğini düşündükçe büsbütün fırttırıyordu. (Süavi Süalp, Komşu Çatlatan)
- kaçmak, savuşuver-mek (ender olarak kullanılır)