Farsça dübâre, "iki kat etme" Farsça (دو باره du bāre): iki kez
"İnanma kızım, bu hastalıkta bir dubara var."
Dünya üç şey üstünde durur: idâre, dubârâ, müdârâ. (Mevlevi deyişi)
(Özellikle, hapiste geçen zamanı) Kolayca atlatmak, savuşturmak
Başkasına ait olan bir şeyi habersiz alma huyunda olan kimse
Tutukevi. Hapishane
(Birisini) Çok dövme, iyice dövme
Anüs, makat
Bozuk (para), küçük birimler halindeki (para)