Çevrim İçi Türkçe Argo Sözlüğü
zula
isim
Yunanca (ζούλα zúla): 1. tabaka haline getirilmiş esrar, 2. kaçak (mal), gizli (yer)
- Kaçak ve yasak şeylerin saklandığı gizli yer – Hasan İzzettin Dinamo
"Hasan Kaptan, iskelenin altında hem gözcülük yapıyor hem de benim iple bağladığım sandıkları yukarı çekip zulaya yerleştiriyordu."
- Rağbet gören ve sayısı az olan şeylerin zamanı geldiğinde kullanılmak üzere saklandığı yer – Ferhan Şensoy
"Bilet satışındaki kıza, tiyatrocu olduğumuzu söyledik; bize kıyıdan, köşeden, zuladan, iadeden yer buluyor."
- Hapishanede yasak nesnelerin saklandığı yer
- Gizli, saklı köşe
"Ma-pushanede bıçak kıtlığına kıran girse, Aziz'in zulasından en az iki tane bulunurdu." (Adnan Veli, Mapushane Çeşmesi)
"Gizli kat onun zulasıymış. Zaptiyeler evi bastığında orada saklanırmış." (Mihri Belli, İnsanlar Tanıdım)