Çevrim İçi Türkçe Argo Sözlüğü
kırpmak
fiilgöz kırpmak
- Göz kapaklarını açıp kapamak; kıpmak – Ömer Seyfettin
"Az lakırtı söyler, sık ve siyah kaşlarının altında asla kırpmadığı iri, parlak, sabit ve siyah gözlerini hep önüne dikerdi."
- Kesinti yapmak, tutumlu davranmak – Yusuf Ziya Ortaç
"Her hafta bu dergileri alabilmek için küçücük gündeliğimden bir parçasını, öğle yemeklerinden kırparak biriktiririm."
- (Birisinin) Parasını almak
- (Kumarda) Birisinden para kazanmak. Yenmek