Çevrim İçi Türkçe Argo Sözlüğü

boş

  • İçinde esrar olmayan (sigara).
  • Silahsız (kimse) – Aziz Nesin
    "Başka bir yiğidi de boşken, yani üstünde bıçağı yokken gafil avlayıp vurmuşlardı."
  • Görevlisi olmayan (iş, görev); münhal
    "Boş kadro."
  • Gerçeğe dayanmayan – Nâzım Hikmet
    "Bütün bunlar güneşli ve rüzgârlı bir günün boş vaatleri miydi?"
  • Herhangi bir bilgisi olmayan – Sait Faik Abasıyanık
    "Daha meselesiz, daha cahil, daha boş, daha yakışıklıydılar."
  • Bir işe yaramayan, yararı olmayan – Reşat Nuri Güntekin
    "Yaşlı başlı insanlarız, dedi. Birbirimizi boş tesellilerle aldatacak değiliz."
  • Sigara içinde esrar olmayan
  • Üzerinde uyuşturucu bulunmayan kimse
  • Silahsız kimse
    Başka bir yiğiti de boşken, yani üstünde bıçağı yokken gaafil avlayıp vurmuşlardı. (Aziz Nesin, Surname)
  • Erkek için ersuyu gelemeyecek kadar mastürbasyon yapmış ya da cinsel ilişkide bulunmuş

Günün Kelimeleri