Çevrim İçi Türkçe Argo Sözlüğü

ağırlaşmak

• Gebe kadının doğurması yaklaşmak – Gülsün Bilgehan

  "Haziran ayı başında Mevhibe’nin hamileliği ağırlaştı."

• güçleşmek – Yaşar Kemal

  "İşte bundan dolayı da gençliğin sorunları daha da ağırlaşıyor, büyüyor."

• Hasta tehlikeli duruma gelmek – Jale Baysal

  "Pek çok insan hastalıklarının başlangıcında komşuya, eczaneye, kırık çıkıkçıya, hocaya başvurmakta, olay önlenemez hâle gelip hasta ağırlaşınca hekime gelmektedir."

• Artan, çoğalan – Ömer Seyfettin

  "Zaman geçtikçe hafifleyecek yerde daha ziyade ağırlaşan bir vicdan azabı duyarım."

• Ağırbaşlı hâle gelmek