Çevrim İçi Türkçe Argo Sözlüğü
araklamak
fiil
Çingenece - Türkçe ek
- Küçük bir şeyi sahibi görmeden gizlice çalmak
- (Bir kız ya da kadını) Tavlamak, yakın arkadaşlığını kazanmak – Orhan Pamuk
"Metin, bak buraya yazıyorum, Fikret araklayacak onu..."
- Çalmak
Karagöz- Ben nereye gitsem, âdetim, hâne sahibi uyuduktan sonra ortada ne var ne yok hepsini araklarım. (Karagöz, Kanlı Nigâr)
-Bir gün de başka yerden araklasan olmaz mı? -E... Vakit var mı?.. Nerede kolay gelirse... (Haşan Amca, Nizamiye Kapısı)
- (Bir kız ya da kadını) Tavlamak. (Bir kızın, kadının) Yakın arkadaşlığını kazanmak
Muhabbet tellalının şarkısı: (...) dünya güzelini araklasan tutulmayacaksın. (Oktay Arayıcı, Rumuz Goncagül)
...Metin, bak buraya yazıyorum, Fikret araklayacak onu... (Orhan Pamuk, Sessiz Ev)
- (Polis, güvenlik kuvveti) Bir sanığı, suçluyu yakalamak
Herhalde geceyi senin koynunda geçirecek değiliz. Beni araklamak için bakacakları ilk yer burası be! (Ferhan Şensoy, Kazancı Yokuşu)