Çevrim İçi Türkçe Argo Sözlüğü

anafor

Yunanca anaphora, "girdap" Yunanca (αναφόρι anafóri(on)): gelgit, zıt akım

  • Yolsuzluk yapılarak elde edilen şey – Ortaoyunu (Telgırafçı)
    "Ne karşımda yalı kazığı gibi dikilmiş de... hırbo gibi yüzüme dikiz ediyorsun?.. Yoksa... anafor mu aranıyorsun?.."
  • Karmakarışık bir durum – Attilâ İlhan
    "Korkunç bir anaforun öfkesine kapılmış, sağa sola savrulup duruyorlar."
  • Bedava, para-emek harcamadan elde edilen şey, beleş
    "Külhanbeyi- Ne karşımda yalı kazığı gibi dikilmiş de... hırbo gibi yüzüme dikiz ediyorsun?.. Yoksa... anafor mu aranıyorsun?.." (Ortaoyunu, Telgrafçı)
  • Haraç

Günün Kelimeleri